Kıbrıs’ta Mare Monte plajında ve Merit Koyunda denize girenler bu iki kayayı çok iyi bilirler. İşte bu iki kayanın rivayete göre adları ve o dönemlerdeki hikayeleri.

Domuz Kayası: Bir Hristiyan inanışına göre, tarihi Lambousa kentinin kuzeydoğusundaki bu kaya, tarih dönemlerinden bu yana Domuz Kayası olarak bilinir. Öyle ki, Anadolu’dan yüzerek gelen ve Lambousa’dan beslenip yine yüzerek Anadolu’ya geri dönen bir domuzun varlığına inanan halk, ekinlerinin yok olmasına dayanamaz ve manastırda bulunan Meryem Ana ikonuna yalvarır. İnanışa göre bu yakarışı işiten Meryem Ana, domuza son gelişinde ceza verir ve Anadolu’ya geldiği gibi dönmek üzere yüzen domuzun bir kayaya dönüşmesine neden olur. ( Lambousa Krallığı, sayfa:84, Ferhat Atik)

Günah Kayası: Domuz kayasının doğusunda yer alan ve daha büyük olan kaya parçasına da rivayete göre Günah Kayası denir. Rivayet edildiğine göre bu kaya daha önceleri yokmuş. Ancak Lambousa Krallığı döneminde manastırın en genç papazı, gönlünü kaptırdığı bir kız nedeniyle günah işler. Bunun duyulması üzerine intihar etmeye karar verir. Ancak bunu gerçekleştireceği sabah denizde intihar etmek için ilerlerken, karşısında şimdi Günah Kayası olarak bilinen kayanın çok küçük bir şekli belirir. Bu kayada bir siluet ona Tanrının kendisini affedeceğini, ancak bunun için intihar değil yakarması, af dilemesi gerektiğini söyler. Genç papaz hemen Tanrı’ya yalvarıp yakarmaya, yaptıkları için af dilemeye başlar.  Bu dualar ardından Manastırın baş piskoposları da affeder. Bu yakarışın işe yaradığını duyan önce kız sonra krallığın bütün günah işleyenleri o kayaya yönelip Tanrı’dan af diler. Rivayete göre, bu kayayı görerek, ona dönük tüm yalvarış ve yakarışlar, Tanrı tarafından duyulacak ve kul affedilerek tüm günahları silinecek. Bu yalvarışlar sürdükçe kaya daha da büyüyecek. (Lambousa Krallığı, sayfa:87, Ferhat Atik)